Ekonomik daralmanın ve eşitsizliklerin arttığı bir dönemdeyiz. Bir yandan iyice bireyselleşen insan, turbo tüketim kültürü ile empati körlüğü içerisinde önce başkalarını sonra kendini sisteme kurban ederek yalnızlaşıp ötekileşiyor. Nerede olursanız olun, derinleşerek aşırılaşan yoksulluktan, insan eliyle gerçekleşen bu afetlerden kaçamıyorsunuz. Ekonomik ve sosyal enkazların altında her geçen gün barınamayanlar artıyor. Toplumun dışına itiliyor ve yok sayılıyor. Küskünleşiyorlar. Toplum dışına itilenler, kayıtlı yaşamın dışında, sosyal güvencesi olmadan, temel ihtiyaçları karşılamakta zorlanıp, sağlık ve sosyal hizmetlere erişemeden; sokakta güvende olmayan bir iklim içerisinde günü hayatta kalma mücadelesiyle geçiriyorlar. Sokakta yaşayan evsizlerin krizini ve evsizlik riski altında, evsizlik koşullarını yaşayan aşırı yoksullar için gönüllü olmalıyız. Bu hikayeleri ancak birlikte değiştirebiliriz.— Dr.Ahmet Türker”